2 Şubat 2014 Pazar

Rüya, Şubat 1

Her tarafı yosunlarla kaplı bir balığı yüzgeçlerinden arındırmaya çalışıyorum. Bu işlem o kadar yorucu ve uzun geliyor ki saate baktığımda gece yarısını çoktan geçmiş olduğunu görüp paniğe kapılıyorum. Aniden O'na yetişemeyeceğimi geminin çoktan hareket etmiş olabileceğini hissediyorum. Bu fikirle yola koyulup soluğu sahilde alıyorum. Sahiden de gemi hareket etmiş ve O görünürlerde yok. Koşarak atlarsam gemiye uzanabileceğimi sanıyorum ve karnımda hissettiğim korkuyu O'nu bir daha göremeyeceğim korkusuyla bastırıp koşmaya başlıyorum. Neyse ki geminin kapakları o sırada açılıyor ve denize düşmeden beni içeri çekiyorlar. Pek çok kişi beni bu hareketimden dolayı kınıyor. Insanların arasından homurtular eşliğinde geçiyorum. O' nu bulmam lazım. Geminin içinde dolanmaya başlıyorum, gittikçe büyüyor ve daha karmaşık bir hal alıyor kamaralar. Hangi kapıyı çalsam korku filmlerinden fırlamış canavarlar tarafından karşılanıyorum. Bu şekilde bir yere varamayacağımı anlayıp O'nu aramayı bırakıyorum. Güverteye çıkıp etrafıma baktığımda hareket etmediğimizi, çalışan motorların yalnızca denizi köpürttüğünü görüp hemen sahile geri dönme kararı alıyorum.  Kalabalık yüzünden bir türlü sahile atlayamıyorum. Sinirimden insanları ezip geçmeye başlıyorum, ayağım yüzgeçlerinden arındırmaya çalıştığım o balığa takılıyor. Düşüyorum. Dönüp baktığımda balığın yarısı kopmuş yüzgeçleriyle havalanmaya çalıştığını ama güvertede dikilip duran onca insan yüzünden bir türlü uçamadığını görüp aniden havada süzülmeye başlıyorum. Endişeli ve şaşkınım. Beni gören yosun kaplı balık biraz daha havalanıyor ve böylece aynı hizaya gelip insanlardan uzaklaşıyoruz. Karnımdaki sancı aniden geçiyor, müthiş bir huzurla gözden kayboluyoruz.
Yıllar sonra yeniden rüyalarımda uçabiliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder