9 Şubat 2014 Pazar

Merak etme her şey eskisi gibi olacak.

Ben bu ormana gireli tam 2 ay oldu. Ama bak bu ağaçlar yıllardır çağırıyor beni. Bu sarmaşık 20 yıl önce de böyle oyuncuydu mesela, gündüz davetkar gece içine kapanık. Hiç bozmadı kendini. Senin benim gibi değil anlıyor musun? Anladığını biliyorum. 

Sen kazandın, kaç farklı yoldan gideyim? Yine, "beni bırakma" mı diyeyim? Zaman algımı yitirdim. Sahi özledin mi beni? 

Adımlarımda bir kararsızlık seziliyor. Azalarak tükendim bugün de. Haftalarca yemek yemeyerek boyut değiştirdim, uçuyorum baksana! Herkes kendi rüyasını yaşıyor burada, kaldığım yerden devam etsem uykuma benimle gökyüzünde buluşur muydun?

Şubat çok uzun sürdü. Günlerdir yataktan çıkmadım. Eğer seni biran önce affedebilirsem unutabilirim sanıyorum. Eğer yeterince burada kalırsam seni anlarım sanıyorum.

Her şey kendiliğinden gerçekleşti. Burada haftalardır uykuyla uyanıklık arasındayım. Iyi olup olmadığını merak etmiyorum. Biliyorum. Tavanarası kitaplarımı bıraktığım yerde bulamıyorum. Birsürü kız çocuğum var şimdi o sandıkların içinde. Öfkeli bakışları parmaklarımdaki kırmızı ojeyi çatlatıyor. Çektikleri acı kız çocuklarımı olgunlaştıramıyor. Kaygılarını gideremiyorum. Hala yeterince vaktim varken onların bana "buradan git" demesini bekliyorum. Bu asla olmuyor. Seni birtürlü affedemiyorum.

Umarım benden önce çocuk sahibi olursun. 
Hoşçakal.




                                 14 Ağustos 2014 notu: kendimle henüz hesaplaşmadım ama seni hala seviyorum.
                             25 Mayıs 2016 notu: hesaplaşmak anlamsızdı, şimdi seni daha çok seviyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder