Beklentisizlik üzerine kurulu yaşantımda, bir
yerlerde hata var hissine kapılıp her şeyi değiştirme kararı almışken, ilmek
ilmek zihnime işlediği cümleleriyle, Marcel Proust; 'Dur, sakın yapma'
diyor.
Hatırlamaya çalışma, insanların
nelerden mutlu olabildiklerini yargılama, O'nu bulduğunu düşündüğün anda bir
başkasının da onun gibi olabileceğini düşünmekten vazgeçme, anlaşılmak
istemenin tek nedeni sevilmek istemen, ancak mutluluk değil, yalnızca keder
unsuru olduğunda değerli olacaksın, bunu artık anla. Doyumsuz olan arzunu doyurmaya çalışmaktan
vazgeçip, bastırmayı çoktan gözden çıkarıp, azaltarak yok etmelisin. Tıpkı bir
saplantıyı daha büyük bir saplantıyla aşmak gibi, bir başka doyumsuz arzu
bulmalısın kendine.
Uzun vadede
okunması gerekiyor, ya çok yavaş ya çok hızlı, arası yok. Tek seferde!
Çektiğiniz acıdan haz almayı çoktan
öğrendiyseniz, sinir halindeyken her istediğinizi yapabilmeyi kendinize hak
görüyorsanız -hem de her seferinde- buyrun..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder