Artık bu dünyaya ait olmadığını bildiğim halde Kaan’ı evimizde, yatak odam olduğunu düşündüğüm bi yerde öylece bana gülümserken buluyorum. Yüzü, bakışları o kadar net ki.
-'merak etme her şey eskisi gibi olacak.' diyor bana.
Öyle içten gülümsüyor ve bu gülümsemesi bana öyle bir güven veriyor ki gerçek olmadığı hiç aklıma gelmiyor, mutluluktan öleceğim. Orada olduğu için ve ona yeniden dokunabildiğim için kalbim yerinden çıkacak gibi.
Emin olmak ister gibi ona yaklaşıyorum, göğüs kafesine elimi koyup sanki kalbi yeniden atıyor mu diye kontrol ediyorum. O yine oturduğu yerden bana gülümsemeye devam ediyor ve -merak etme, buradayım ama uyanacaksın- diyor.
Asla uyanmak istemiyorum.
Ellerimi çıplak omuzlarında gezdiriyorum, kilo vermişsin diyorum. Ağlamaya başlıyorum.
-Uyanıyorsun, üzülme sakın. diyor.
23 Ağustos, 03:34.
Bu gece Kaan'ın bir yerlerden çıkıp geldiğini biliyorum, milyon yılda bir başımıza gelebilecek mucizelere inandığım gibi biliyorum. Birkaç milyon yıl bu rüyada sıkışıp kalmayı, hayatımın tamamını orada geçirmeyi çok isterdim.
10 yıl oldu canım sevgilim, öperim hasretle.